Her kurumun farklı bir yapısı ve işleyişi olduğunu biliyor, şeffaflık ve güvenilirlik ilkeleriyle kuruma özel iş birlikleri ve çözümler sunuyoruz.

Zamanımız daralıyor. İklim krizi mücadelesini kazanmak için yenilikçi çözümleri hızla hayata geçirmeliyiz. Gerçek etki yaratmak isteyen bireyler ve şirketler için teknolojik potansiyelin ötesinde ürünler tasarlıyoruz.

Dekarbonizasyonu gerçekleştirmenin zamanı geldi.

Türkiye İklim Kanunu Nedir? Neden Önemlidir?

İklim Kanunu, Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda iklim değişikliği ile mücadelede kapsamlı bir yol haritası sunar. Kanun, Paris Anlaşması hedefleriyle uyumlu şekilde;

Sera gazı emisyonlarının azaltılmasını,

Çevre dostu teknolojilere geçişi,

Yeşil dönüşüm yatırımlarının artırılmasını,

İklim değişikliğine uyum tedbirlerini zorunlu hale getiriyor.

 

Ana Hedefler:

Emisyonların kademeli azaltılması

Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kurulması

Sektörel iklim risklerinin yönetimi

Yerel yönetimler için iklim eylem planı zorunluluğu

 

İklim Kriziyle Mücadelede Şirketlerin Karşılaştıkları Zorluklar

Finansal zorluklar

Düzenleyici zorluklar (Uyum maliyetleri ve belirsizlikler)

Teknolojik zorluklar

İçsel ve dışsal direnç

Rekabet baskısı

Kaynak yetersizliği

İletişim ve imaj zorlukları

 

AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ve Türkiye’nin Uyum Stratejisi

Avrupa Birliği’nin SKDM uygulaması, karbon yoğun sektörlerin (çelik, alüminyum, çimento vb.) karbon emisyonlarını ürün bazında raporlamasını ve karbon vergisi ödemesini gerektiriyor. 2026’da başlayacak bu uygulamaya Türkiye, İklim Kanunu ile uyum sağlamayı amaçlıyor.

SKDM’ye Uyum İçin Şirketlerden Beklenenler:

Ürün bazlı karbon ayak izi ölçümü

Tedarik zinciri kaynaklı emisyonların hesaplanması

Karbon maliyet risklerinin yönetilmesi

SKDM’ye uyumlu raporlama altyapısının kurulması

🔴 Zorunluluklar:

Karbon ayak izinin ölçülmesi ve raporlanması

Emisyon azaltım planlarının hazırlanması

ETS ve SKDM’ye uyum

⚠️ Riskler:

Artan karbon maliyetleri

Uyumsuzluk nedeniyle idari yaptırımlar

Rekabet gücünün kaybı

🟢 Fırsatlar:

Yeşil finansman ve ESG yatırım fırsatlarına erişim

Enerji verimliliği ile operasyonel maliyet avantajı

Karbon ticareti ile gelir yaratma imkânı

Sürdürülebilirlik odaklı marka değeri artışı

 

Geçiş Dönemi: 1 Ekim 2023 - 31 Aralık 2025

İthalatçı firmalar, gömülü emisyonlarını raporlama yükümlülüğüne sahiptir. Bu dönemde, raporların doğrulanması gerekmemektedir. Rapor formatının ayrıntılarına ise bu bağlantıdan ulaşılabilir.

Mali Yükümlülüklerin Aşamalı Uygulaması: 2026-2034
Bu dönemde, SKDM mali yükümlülükleri kademeli olarak uygulanmaya başlanacak ve Avrupa Birliği Emisyon Ticaret Sistemi’ndeki ücretsiz tahsisatlar sona erecektir. 2034 yılı itibariyle, ürünlerin karbon içeriği üzerinden tam maliyet hesaplaması yapılacaktır.

Mali Yükümlülüklerin Hesaplanması:
Geçiş dönemi süresince, ithal edilen ürünleri üreten tesislerin gerçekleşen emisyon verileri ve AB ETS’deki ücretsiz tahsisatlar göz önünde bulundurularak SKDM sertifika sayıları ve mali yükümlülükler hesaplanacaktır.

Yetkilendirilmiş SKDM Yükümlüsü ve İthalat/Gümrük İşlemleri:
Geçiş dönemi boyunca, ithalat ve gümrük işlemleri, yetkilendirilmiş SKDM yükümlüsü (authorized CBAM) veya doğrudan ithalatçı firma ve gümrük müşavirleri aracılığıyla gerçekleştirilecektir.

 

! Karbon yönetimi artık bir maliyet kalemi değil;

stratejik bir rekabet avantajı!